Sakız, ilk çağlarda ağaç reçinelerinden elde edilen ve o zamanlarda bu reçinelerden küçük parçaları çiğneyen kişilerin kendilerine iyi geldiklerine inandıkları bir üründür. Küçüklerden büyüklere kadar hemen hemen herkesin isteyerek ya da sigarayı bırakmak için veya rahatlamak için tükettiği atıştırmalıkların başında sakız gelmektedir.
İlk sakız üretimi Ladin ağacından üretilmiştir. Yediden yetmişe herkesin severek tükettiği sakız talep arttıkça sakız firmalarının da çeşitliliğini artırmasına vesile olmuştur. Talebin artması ve nüfusun artmasıyla birlikte sakızlar doğal reçineler yerine plastik reçinelerden yapılmaya başlanmıştır. Sakız abur cubur reyonlarıyla birlikte eczane raflarında da satılmaya başlamıştır. Fakat eczanelerdeki sakızlar daha çok tıbbi içerikli olup sigarayı bırakmayı amaçlamaktadır. İnsan hayatında geçmişten bugüne var olan sakızın faydaları olduğu gibi zararları vardır.
Sakızın faydalarından bahsedecek olursak; Öncelik olarak sigarayı bırakmak isteyen kişiler en çok sakız çiğnemeyi tercih etmektedir. Sakız çiğnemenin hafıza kaybını önlemekle birlikte hafızayı güçlendirme özelliği vardır. Sakız bağırsakların çalışmasına fayda sağladığı için kilo verme sürecine yardımcı olmaktadır. Aynı zamanda iştahı azaltarak daha az öğün tüketilmesinde etkili olmaktadır. Sakız çiğnemenin en etkili faydalarından biri diş temizliği üzerinde olumlu etki bırakmasıdır. Dişlerdeki tartar oluşumunu engelleyip diş sağlığını korumaktadır. Diş sağlığını korumasının yanında ağızda tükürük salgılayarak reflü oluşumunu da engellemektedir.
Sakız çiğnemek çenedeki daimî hareketin beyne etkisinden dolayı gün içinde zihinsel fonksiyonların çalışmasını sağlayarak karar verme, öğrenme ve odaklanma potansiyelini artırır. Aynı zamanda motivasyonun yükselmesine de yardımcı olmaktadır. Sakız çiğnemek beyne giden kanı yüzde 25 oranında artırdığı ve rahatlatıcı etkisiyle sakin kalabilmeyi sağlamaktadır. Sakız çiğnemenin faydalarından bir diğeri ise yorgun başlayan günlerde uykuyu açmada ve dinç kalınmasında fayda sağlamaktadır. Bütün bunların yanında daha önce de belirttiğimiz gibi sakız çiğnemenin zararları da bulunmaktadır.
Sürekli sakız çiğneyip sürekli çene kaslarının çalışmasıyla bünyesi zayıf olan kişilerde çene kaslarında ağrı oluşturmaktadır. Çene kaslarıyla birlikte yüz kaslarının kasılması olayını da meydana getirmektedir. Bunlara bağlı olarak yüz kaslarının kasılmasıyla baş ve kulak ağrılarını da tetiklemektedir. Bu durumda sakız çiğnemeye ara verilmesi gerekmektedir. Sakızın şeker ile tatlandırılması dişlere zarar vermektedir. Şekerin ağızdaki kötü bakteriler tarafından sindirilmesiyle dişlerdeki lak miktarının artmasına ve bu da diş çürümesine sebebiyet vermektedir.
Aşırı sakız çiğneme mideye gıda alımı uyarısı vererek midenin gereksiz yere asit üretmesi ve kendini yormasına sebebiyet vermektedir. Bu da karın ağrısıyla sonuçlanabilmektedir. Dişlerdeki var olan dolgunun zarar görmesine neden olur. Özellikle çocuklarda sakız çiğnemek alerji yapma durumu vardır. Sakızı atmak yerine yutmak da insan sağlığında mide ve sindirim sistemine zarar vermektedir.
Nüfus ve talebin artmasıyla plastik reçinelerden üretilen bazı kalitesiz sakızların içerisindeki boyalardan kaynaklı beyin ve kalp üzerinde ciddi bir sağlık problemi oluşturmaktadır. Sakız çiğnemek aynı zamanda cilt üzerinde de olumsuz sonuçlara yol açmaktadır. Aşırı sakız çiğnemek kırışıklıklara ve cilt sarkmalarına sebep olur ve aynı zamanda sürekli tek tarafta sakız çiğnemek yüz simetrisini de bozmaktadır.
Sakız Çiğnemenin Zararları Nelerdir?
Sakız çiğneme süresinin uzun tutulmasında ağız ve diş sağlığı üzerinde, cilt üzerinde, sindirim sistemine, baş, kulak ve migren ağrılarını tetiklemesi ve mideyi yorma gibi birçok zararı vardır. Yukarıda belirtilen sakız çiğnemenin zararlarının yanında başlıca zararlarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Temporomandibular disfonksiyon
- Çene, boyun ve baş spazmlarına neden olabilir
- Yüz kaslarını sıkılaştırabilir
- Baş ağrılarına neden olabilir
- Kronik migrene neden olabilir
Temporomandibular Disfonksiyon
Temporomandibular çenedeki eklemlerin işlev bozukluğu anlamına gelmektedir. Eklem bozuklukları eklem içerisindeki yumuşak ve sert dokuları ve çiğneme kaslarını içeren problemlerin bütünüdür. Sakız çiğnemeyle birlikte kasların yorulup çene, boyun ve baş bölgesinde spazmlara yol açar bu da Temporomandibular Disfonksiyon (TMD) durumunu da ortaya çıkarmaktadır. TMD, çiğneme sonucunda amortisör görevi gören çene içindeki fiziksel stres veya kıkırdak dejenerasyonu nedeniyle yanlış hizalanmasıyla ortaya çıkmaktadır. Sakız bu durumu tetikleyen yaygın yollardan biridir. Sürekli sakız çiğnemekle tek taraftaki ya da her iki taraftaki eklemleri ve kasları şiddetle etkileyip konuşma, yemek yeme, çiğneme, esneme gibi işlevleri de kısıtlamaktadır. Bu durumda kesinlikle sakız çiğnenmemesi gerekmektedir.
Çene, boyun ve baş spazmlarına neden olabilir
Çene eklemi, alt çene kemiği ile şakak kemiği arasında olan, konuşma ve çiğneme sırasında işlev gören bir eklemdir. Çene ekleminin çalışmasını çiğneme kasları düzenlemektedir. Çiğneme kaslarındaki ağrılar, diş sıkma, diş gıcırdatma, dişlerde birleşme ve uyum bozuklukları gibi nedenlerden ortaya çıkmaktadır. Ayrıca bunlara yönelik yapılan bazı tedaviler kas, eklem ve bağlarda zorlanmaya neden olarak hastalığın ortaya çıkmasına neden olur.
Trismus olarak da bilinen çene spazmları, diş enfeksiyonu, diş hasarlarından kaynaklanan travmalardan biridir. Daha basit bir ifadeyle yüz sinirlerine ve kaslara zarar vermiş veya müdahale etmiş olmasıdır. Çenedeki bazı kasların gerilmesi ve gevşemesinden kaynaklı çene spazmı meydana gelmektedir. Çeneyle başlayan spazm baş ve boyun spazmlarını tetiklemektedir. Çene spazmlarının ciddiyeti 3 şekilde tespit edilir:
- Ciddi olmayan bazı çene spazmları ağız cerrahisi gibi bir işlemden sonra hafif ve geçici olur ve semptomlar kendi kendine düzelmektedir.
- Orta derece ciddi olan çene spazmları konuşmayı veya çiğnemeyi engellemeye sebep olur. Aynı zamanda günlük yaşam aktivitelerini etkilemektedir.
- Ciddi durumda olan çene spazmları semptomların şiddetli ve devam etmesi durumunda günlük yaşantı ve sosyal yaşantı üzerinde olumsuz etki bırakmaktadır. Bu gibi durumlarda kendi kendine ve zamanla geçmemesi durumunda mutlaka tedavi edilmesi önerilmektedir.
Çene, boyun ve baş ağrıları son zamanlarda çok sık görülen sağlık sorunlarındandır. Çiğneme kasları ile ilgili olan ağrılar diş sıkma veya gıcırdatmalarda bu kasların normalden daha fazla çalışması ile meydana gelmektedir. Aynı zamanda bu ağrılar baş ile boyun ağrısına da sebep olmaktadır. Baş ve boyun ağrıların temeli çene ağrılarıdır. Çene ile başlayan ağrılar boyun ve baş ağrılarını da beraberinde getirmektedir. Bu ağrılara neden olanlardan biri de sakız çiğneme alışkanlığının olmasıdır. Orta derecede sakız çiğnemenin faydalı olduğu bilinir. Fakat sakız çiğneme sürekliliğinin artmasıyla bütün kaslarının sürekli çalışması zayıf bünyeli kişilerde çene sorunlarına yol açabilir.
Yüz Kaslarını Sıkılaştırabilir
Tarihi Yunanlara dayanan ve birçok kişi için alışkanlık haline gelen sakız çiğnemenin verdiği zararlardan biri de yüz kasları üzerinde olumsuz etki bırakmasıdır. İnsan vücudunun bütün kasları gibi yüz kasları da sürekli çalıştırıldığında yorulmaya başlar. Sürekli sakız çiğnenmesi, çenenin fazla çalışması yüz kaslarında ağrılara yol açmaktadır. Çenenin fazla çalışması da yüz kaslarının kasılması durumunu ortaya çıkarmaktadır. Aynı zamanda sakızın sürekli ve tek tarafta çiğnenmesi yüzün bir tarafının diğer tarafındaki çene kaslarına oranla daha fazla büyümesine yol açar ve yüz simetrisinin bozulmasına sebep olmaktadır.
Baş Ağrılarına Neden Olabilir
Hemen hemen herkesin alışkanlık haline getirdiği sakız çiğnemenin baş ağrısına yol açtığı birçok kişinin üzerinde test ederek araştırmalar yapılmıştır. Yapılan araştırmalara göre günde 1 ile 6 saat arası sakız çiğneyen kişilerde sürekli çalışan alt çene kaslarının uzun sürede çalışması ve yorulması ile baş ağrısı yaptığı tespit edilmiştir. Ayrıca baş ağrısı çekenlerin sakız çiğnemeyi bıraktıkları zaman çoğunun baş ağrılarının geçtiği de tespit edilmiştir.
Kronik Migrene Neden Olabilir
Kronik migren normal bir baş ağrısı olmayan ve tedavisi olmayan nörolojik bir rahatsızlıktır ve insanlar arasında en sık görülen hastalıklardan biridir. Kronik migren beyindeki kan damarlarının etkilenmesine yol açmaktadır. Kronik migrene sebep olabilecek birden fazla etken bulunmaktadır. Bunlardan biri ise uzun süreli ve sürekli sakız çiğnemektir. TMD gelişimine katkıda bulunmasıyla birlikte uzun süreli sakız çiğneme yüz kaslarını sıkılaştırarak kronik migrene neden olur. Yapılan araştırmalarda sakız çiğnemenin küçük çocuklarda ve gençlerde kronik migrene ile bağlantılı olduğu sonucuna varılmıştır.
Sakız Çiğnemenin Faydaları Nelerdir? Hangi Hastalıklara İyi Gelir?
Uzun yıllardır küçüklerin ve büyüklerin kullandığı sakızın birden fazla psikolojik ve fiziksel yararı bulunmaktadır. Sakızın bilinmeyen faydalarını öğrenerek daha fazla yararlanma imkânı elde edilebilir. Günlük olarak alışkanlık kazanılan sakız çiğneme öncelikle ağız ve diş sağlığı üzerinde faydası bulunmaktadır. Bununla birlikte sakız çiğnemek, hafıza üzerinde, beyne giden oksijenin artmasında, kilo verme sürecinde, günlük oluşan sinir stresin azalmasında, midede oluşan reflüyü engellemede ve sindirim sisteminin kolaylaşmasında oldukça önemlidir. Bunların yanında sakız çiğnemenin iyi geldiği bazı hastalıkları ve faydalarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Ağız sağlığını korur
- Hafızayı güçlendirir
- Konsantrasyonu yükseltir
- Kulak tıkanıklığını giderir
- Ağız kokusunu giderir
- Kilo vermeye yardımcı olur
- Mide asidini dengeler
- Stresi önler
- Sigarayı bırakmaya yardımcı olur
- Uyanık tutar
- Beyne daha fazla oksijen gitmesini sağlar
Ağız sağlığını korur
Gün içinde yemekten sonra ağızda kalan besin kalıntıların dişler arasında kalmasıyla dişlerin çürümesine sebebiyet vermektedir. Uzmanlar yemeklerden sonra şekersiz sakız çiğnemenin diş ve ağız sağlığını koruduğunu belirtmektedir. Şekersiz sakız çiğnemek vücuttaki en güçlü savunma mekanizması olan tükürük salgılamasını artırmaktadır. Aynı zamanda ağızdaki asitleri etkisizleştirip ağız ve diş sağlığını korumaktadır.
Şekersiz sakız, ağız sağlığına birçok faydası bulunmaktadır. Diş lekelerinin, plakların ve çürüklerin oluşumunu da engelleyen şekersiz sakız diş minesinde mineral bozukluklarını onarmaktadır. Ayrıca diş çürümelerini önlediği gibi diş boşluğu oluşması tehlikesini de azaltıcı özelliği de mevcuttur.
Konsantrasyonu yükseltir
Konsantrasyonu artırmanın ve gerginliği hafifletmenin basit yollarda biri sakız çiğnemektir. Sakız çiğnemek beyne giden kanı artırması beynin kullanabileceği oksijeni de artırmaktadır. Bu da sakız çiğnemenin hafızayı güçlendirdiği gibi konsantrasyonu da yükselttiğini de göstermektedir. Ayrıca yapılan araştırmalar sakız çiğnemek kişilerin öğrenme, bilgiye erişme ve akılda tutma gibi yeteneklerini artırdığını göstermektedir. Aynı zamanda öğretmenler de okullarda sakız çiğnemenin çocuklar üzerinde konsantrasyonun sağlanacağını savunmaktadır.
Kulak tıkanıklığını giderir
Sakız çiğnemek kulak tıkanıklığı yaşayanlar üzerinde fayda sağlamaktadır. Sakız çiğnerken kulaklardaki östaki tüplerinin açılması ile kulaklardaki basınç azalır. Bunun sonucunda da kulak tıkanıklığı yaşayan bireylere çözüm olmaktadır.
Ağız kokusunu giderir
Son zamanlarda herkesin korkulu rüyası olan ağız kokusunun altında birçok sebep yatmaktadır. Bu sebeplerden biri yemek kalıntıların dişler arasında kalmasıyla birlikte ağızda koku yapmasıdır. Tam da burada ağız kokusunu en erken gideren şeylerden biri şekersiz sakız çiğnemektir. Şekersiz sakız hem aroması ile hem de dişler arasında kalan koku yapan besinleri alarak ağız kokusunun giderilmesinde etkilidir. Özellikle tarçın aromalı sakızlar ağız kokusuna neden olan bakterileri azaltıp nefesi ferahlatmaya yardımcı olmaktadır. Ayrıca ağız içerisindeki kuruluğun olması da ağız kokusuna yol açar. Şekersiz sakız çiğnemek ağızda daha fazla tükürük salgılayarak ağız kuruluğunun önüne geçip ağız kokusunu gidermektedir.
Kilo vermeye yardımcı olur
Sakız çiğnemek bazı durumlarda kilo vermeye yardımcı olabilir, ancak bu etki kişiden kişiye değişebilir ve yalnızca diğer sağlıklı alışkanlıklarla birlikte kullanıldığında etkili olabilir.
Sakız çiğnemenin kilo vermeye katkı sağlamasındaki ana faktörler şunlardır:
Ağız ve el alışkanlığı: Sakız çiğnemek, yemeğe olan isteği azaltabilir. Birçok kişi, özellikle atıştırmalıklar arasında, boş zamanlarda veya stresli anlarda ağızlarında bir şeyler isteme eğilimindedir. Sakız çiğnemek bu ihtiyacı karşılayabilir ve daha az atıştırmaya yönlendirebilir.
Dikkati başka yöne çekmek: Sakız çiğnemek, özellikle acıkma hissi olmadığında veya sadece alışkanlıkla yeme eğilimi olduğunda, kişinin dikkatini başka yöne çekebilir ve aşırı yeme isteğini azaltabilir.
Ancak, sakız çiğnemenin kilo vermeye olan etkisi sınırlıdır ve yalnızca tek başına kilo vermek için yeterli değildir. Sağlıklı bir kilo verme süreci, düzenli egzersiz ve dengeli beslenme gibi diğer önemli faktörleri içermelidir. Ayrıca, sakızın içeriğine dikkat etmek de önemlidir; şeker içeren sakızlar kalori ve şeker alımını artırabilir, bu da kilo verme hedeflerine ulaşmayı zorlaştırabilir.
Sonuç olarak, sakız çiğnemek, diğer kilo verme stratejileriyle birleştirildiğinde ve kontrollü bir şekilde kullanıldığında kilo vermeye yardımcı olabilir. Ancak, tek başına bir kilo verme çözümü olarak düşünülmemelidir. Kilolarınızı kontrol altına almak için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, diyet ve egzersiz alışkanlıklarınızı gözden geçirmek ve gerektiğinde bir sağlık uzmanından destek almak en etkili yaklaşımdır.
Mide asidini dengeler
Diğer adı reflü olan mide asidi yiyeceklerin yemek borusuna geri kaçması sorunu olarak tanımlanabilir. Yapılan araştırmalar sonucu şekersiz sakız çiğnemek ağız kuruluğuna karşı tükürük ve salya üretimini artırır. Salyanın ise fazla mide asidinin vücuttan atılmasını sağlayarak reflüyü oluşumunu engellemektedir. Yapılan araştırmalara göre yemeklerden 30 dakika sonra şekersiz sakız çiğnemek mide asidinin dengelenmesini sağlamaktadır. Aynı zamanda mideden gelen asidi önleyerek reflü oluşumunu engellemektedir.
Stresi önler
Günlük yaşantıda en sık karşılaşılan durum olan stres, yapılan araştırmalara göre sakız çiğneyerek azaltılabilir. Beyne giden kan akışının artması ve kortizol gibi stres hormonlarının seviyelerinin azalmasıyla bağlantılı olan çiğneme eyleminden kaynaklı sakız çiğnemek stresi önleme işlevi görmektedir.
Sigarayı bırakmaya yardımcı olur
Sigarayı bırakma süreci, herkes için farklı olabilir ve farklı yöntemlerin işe yarayabileceği unutulmamalıdır. Sakız çiğneme, sigara bağımlılığını bırakma sürecine yardımcı olabilecek bazı avantajlara sahip olabilir:
Ağız ve el alışkanlığı: Sigara içerken, kişiler ağızlarında bir şey tutma ve ellerinde bir nesne olmasını alışkanlık haline getirmiş olabilirler. Sakız çiğnemek, ağız ve el alışkanlığını yerine getirme ihtiyacını gidererek bu alışkanlığın yerine geçebilir.
Nikotin yerine geçebilir: Nikotin içeren sakızlar, vücuda az miktarda nikotin sağlayarak sigara içme isteğini azaltmaya yardımcı olabilir. Bu, nikotin dozunu kademeli olarak azaltarak sigarayı bırakma sürecini kolaylaştırabilir.
Stres azaltma: Sigarayı bırakma süreci, stresli ve gergin bir dönem olabilir. Sakız çiğnemek, bazı insanlar için stres azaltmaya ve gerginlik hissini hafifletmeye yardımcı olabilir.
Ancak, önemli bir nokta şudur ki; sakız çiğnemek tek başına sigarayı bırakmak için yeterli olmayabilir. Sigarayı bırakma süreci, fiziksel ve psikolojik bağımlılığın üstesinden gelmeyi gerektirir ve bu süreç herkes için farklı olabilir. Etkili bir şekilde sigarayı bırakmak için bir dizi strateji kullanmak önemlidir.
Sigarayı bırakmak isteyenler, sağlık uzmanlarından veya sigarayı bırakma programlarından destek alabilirler. Bu şekilde, kişiye özel planlar oluşturarak daha başarılı bir şekilde sigarayı bırakma sürecini yönetmek mümkündür.
Uyanık tutar
Sakız çiğnemek çene hareketlerini sık sık çalıştırarak ve beyne giden kan akışını artırarak uyanık kalmayı sağlamaktadır.
Beyne daha fazla oksijen gitmesini sağlar
Beyin için çok faydalı olan sakız çiğnemek, yapılan araştırmalara göre çiğneme işlemi kalp atışını arttırarak beyne daha fazla oksijen gitmesini sağladığı gözlemlenmiştir. Aynı zamanda yapılan araştırmada hafızayı da güçlendirdiği gözlemlenmiştir.
Her Gün Sakız Çiğnersek Ne Olur?
Son zamanlarda insanların keyif alarak ve severek tükettiği şekerlemelerden olan sakız çiğnemek insan sağlığında önemli faydalar olduğu görülmektedir. Günlük olarak 15-20 dakika sakız çiğnemek kişilerde motivasyon ve odaklanma konusunda destekleyici olmuştur. Çene hareketi ile hafızayı güçlendirme özelliğine sahiptir. Yemeklerden sonra alınan sakız dişler arasındaki kalan yemekleri temizleyip diş ve ağız sağlığını da korumaktadır. Özellikle tarçın aromalı sakızlar koku yapan bakterileri azaltarak ağız kokusunun giderilmesine yardımcı olmaktadır. Aynı zamanda mideden gelen asidi önleyerek reflü oluşumunu engellemektedir.
Sakız çiğnerken yapılan hareketler beyne kan gitmesini hızlandırır ve oksijen alımını artırır. Her gün sakız çiğnemek günlük yaşamda meydana gelen sinir stresin azalmasında etkilidir. Sakız bağırsakların çalışmasını sağlayarak ve iştahı azaltıp gün içerisinde daha az öğün tüketme ihtiyacında bulunarak kilo verme sürecinde de etkili olmaktadır. Aynı zamanda gün içinde sakız çiğnemek ağzı meşgul ettiği için öğünler arası atıştırmaların önüne de geçmektedir. Bazı şekersiz sakızlar düşük kalorili tatlandırıcı içerdiği için de şeker ihtiyacını bir nebze de olsa düşürebilmektedir.
Sakız çiğnemek ağzı meşgul ettiği için aynı zamanda sigara içme dürtüsünden uzak tutar ve sigarayı bırakmaya yardımcı olmaktadır. Her gün ortalama 15-20 dakika sakız çiğnemek kulaklardaki basıncı azaltıp kulaklardaki östaki tüplerini açarak kulak tıkanıklığının giderilmesinde etkili olmuştur.
Günde En Fazla Kaç Saat Sakız Çiğnenmeli?
Severek yapılan bir aktivite olan sakız çiğnemek belli bir süreden sonra zarar vermektedir. Uzmanlar günlük sakız çiğneme süresinin ortalama 15-20 dakikayı geçmemesi gerektiğini savunmaktadır. Aynı zamanda sakızın büyük olmaması ve dengeli bir şekilde yani her iki çene kaslarının kullanılarak çiğnenmesi gerektiğini de savunmaktadır. Aksi halde günlük ortalama 15-20 dakikadan fazla sakız çiğnemek fayda sağlamasından ziyade bazı alerjik reaksiyonlar ve baş ağrısına zemin hazırlamaktadır. Ayrıca verdiği zararlardan bir diğeri ise çene kaslarının yorulması ve zarar görmesidir.
Sakız Tehlikeli mi?
Normal sürede yani yukarıda belirttiğimiz gibi günlük 15-20 dakika sakız çiğnenmesi bir tehlike oluşturmaz aksine insan sağlığı için birçok faydası bulunmaktadır. Yemeklerden sonra alınan sakız diş temizlenmesinde etkilidir. Gün içerisinde yorgun ve stresli olan zamanlarda sakız çiğnemek kişi için tehlike oluşturmamaktadır. Fakat 6 7 saatlik uzun süre sakız çiğnenmesi çene diskinin kaydırmasına, kronik baş ağrılarının oluşumuna, yüzde asimetri oluşumuna sebep olabilmektedir.
Sakız Kanserojen mi?
Hayır, sakızın kanserojen olduğuna dair bilimsel kanıtlar yoktur. Sakız, genellikle doğal veya sentetik polimerlerden yapılır ve çiğneme işlemi sırasında çene hareketlerini uyarıcı ve ağızda hoş bir tat bırakıcı bir üründür. Kullanılan bileşenler çoğunlukla gıda ve ilaç endüstrisinde yaygın olarak kabul edilen ve güvenli bulunan maddelerdir.
Ancak, bazı sakız markaları şeker, yapay tatlandırıcılar ve renklendiriciler gibi bazı içeriklerle zenginleştirilmiş olabilir. Bu tür içeriklerin aşırı tüketimi bazı sağlık sorunlarına neden olabilir, ancak kanser riski ile bağlantısı kanıtlanmamıştır.
Sakız Dışkıyla Çıkar mı?
Evet. Sakız dışkıyla çıkar. Sakız içerisindeki şeker ve nane gibi tatlandırıcılar kolay parçalandığı için dışkı yoluyla atılır. Aynı zamanda sakız içerisindeki bitki yağı gibi yumuşatıcıların da sindirilmesi kolay olup sorun teşkil etmemekle birlikte sakız mayası da mide asidine ve bağırsakta salgılanan enzimlere karşı dirençli haldedir. Yapısı aynı kalır ve mideye veya bağırsağa yapışma durumu yoktur.
Sakız Ne Zaman Vücuttan Atılır?
Eskiden beri bu konu ile ilgili yutulan sakızın yedi yılda sindirileceği gibi efsaneler var olmuştur. Fakat sakızın vücuttan atılma süresi kişiye göre değişmektedir. Yapılan araştırmalarda bazen diğer besinlerle aynı hızda veya bir iki saat sonra vücuttan atılır. Bazen de sakızının vücuttan atılma süresi ortalama 3 gün içerisinde gerçekleşmektedir. Sonuç olarak sakızın mideye yapışması veya yedi yılda atılma gibi bir durum söz konusu değildir.
Sakız Ne Zaman Çiğnenir?
Sakız çiğnemenin dişler için önemlidir. Yapılan araştırmalar özellikle yemeklerden 30 dakika sonra sakız çiğnemenin dişlerde çürük oluşumunu engellediği ve ağızda tükürük oluşumu sağladığı için besinlerin dişler üzerinde kalmasını engellemektedir. Aynı zamanda günün her saatinde 20 dakikalık sakız çiğnemenin de psikolojik ve fiziksel faydası da bulunmaktadır.
İnsanın Canı Neden Sakız İster?
Yediden yetmişe atıştırmalık olarak en çok tercih edilen şekerlemelerden biri olan sakız çiğneme isteğinin nedenlerinden biri sakız çiğnenmesi durumunda düzenli olarak çalışan güçlü çene kası damarlardan daha fazla kan pompaladığı için ve oksijen seviyesini yükselttiği için sakız çiğneme isteği oluşmaktadır.
