Yaşlandıkça vücudumuz besinleri emmekte daha da zorlanır. Bu nedenle, vitamin D veya magnezyum gibi takviyeler gerekebilir. Ancak uzmanlar, vücudun ihtiyaçlarını bilmeden rastgele takviye almanın doğru olmadığını belirtiyor.
Dr. Nir Barzilai, Albert Einstein College of Medicine'da Yaşlanma Araştırmaları Enstitüsü Direktörü, takviyelerin kesinlikle bir şey iyileştirdiğini söylüyor: Ekonomi. Business Insider'a göre, takviyeler yaklaşık 39 milyar dolarlık küresel takviye pazarıyla birçok şirket ve çalışanı destekliyor. Ancak bunların sağlığımızı destekleyip desteklemediği daha karmaşık bir soru. Barzilai ve diğer uzun yaşam uzmanları, uzun ve sağlıklı bir hayat yaşamak için seçeceğiniz takviye rejiminin tek bir standart rutin olmaması gerektiğini, her kişiye ve zamana özel olması gerektiğini belirtiyor.
Dr. Andrea Maier, Singapur Ulusal Üniversitesi'nde Sağlıklı Uzun Yaşam Merkezi'nin eş yöneticisi, BI'ya verdiği demeçte, "Bu, vücudunuzun biyolojisi tarafından yönlendirilmeli." dedi ve "Rasgele şeyler almayın." diye ekledi.
Maier'in kendi araştırması, birçok takviyenin etiketlerindeki iddiaları karşılamadığını ve herkesin aldıkları haplara biraz farklı tepkiler verdiğini göstermiştir. Singapur'daki özel ve kamusal uzun yaşam kliniklerinde bazı hastalarına takviye önermesine rağmen, onları reçeteleme görevine çok kişisel ve bilimsel bir yaklaşım benimsemektedir.
Yaşlandıkça vücudumuzun besin emilim yeteneği azalır, bu yüzden akıllıca kullanıldığında takviyeler bazı insanların ömrünü belirli yollarla uzatmasına yardımcı olabilir.
İşte yaşlanan vücutlar için faydalı olabilecek beş bilimsel olarak desteklenen popüler takviye:
D Vitamini
Bu takviye, yaşlanma ve uzun ömür uzmanları tarafından kullanılıyor, immunolog Anthony Fauci ve sonsuza kadar yaşamak isteyen biyohacker Bryan Johnson dahil. D vitamini, kemik yoğunluğumuz için hayati önem taşıyor, kalsiyumu güce dönüştürmemize yardımcı oluyor. Genellikle çoğu vitamin D'yi güneşten alıyoruz, bu yüzden birçok insan kış aylarında dışarıda daha az güneş ışığı aldıklarında vitamin D alımını takviye etmeyi tercih ediyor. Ancak vitamin D'yi somon gibi yağlı balıklardan zengin bir diyetle, ayrıca zenginleştirilmiş süt ve yumurta sarılarından da alabilirsiniz.
Balık Yağı
Balık yağı, bol miktarda omega-3 yağ asitleri sağlayarak kalp sağlığını korur ve kolesterolü iyileştirmeye yardımcı olur. Ayrıca, anti-enflamatuar özellikleri sayesinde artritin şişmesini ve ağrısını önlemede ve iyileştirmede de faydalı olduğuna dair bazı kanıtlar var. Ceviz, somon veya ton balığı yiyerek de bol miktarda omega-3 alabilirsiniz. Balık ve kuruyemişlerdeki omega-3'leri yemek, diğer besinleri de kolayca almanıza yardımcı olur. Örneğin, kuruyemişler lif, magnezyum ve B6 vitamini açısından zenginken, somon D vitamini ve B12 vitamini depolarını iyileştirmek için harikadır.
NAD+ artırıcılar, özellikle NR (nikotinamid ribozid) gibi bileşikler
Nikotinamid adenin dinükleotit (NAD+), vücudumuzun enerji üretmek için kullandığı temel bir enzimdir. Dokuların sağlığını korumaya, DNA'yı tamir etmeye ve bağışıklık fonksiyonu ile metabolizmayı iyileştirmeye yardımcı olabilir.
Nikotinamid ribozid (NR) ve nikotinamid mononükleotit (NMN), daha fazla NAD+ üretmemize yardımcı olabilecek öncü maddelerdir ve popüler anti-aging takviyeleri haline gelmişlerdir. Ancak, geçen yıl ABD Gıda ve İlaç Dairesi, NMN'nin bir ilaç olarak araştırıldığı için "diyet takviyesi olarak veya diyet takviyesinde pazarlanamayacağını" belirtti. NR'nin takviye olarak satılmasına hala izin veriliyor ve bazı çalışmalar, sağlıklı yaşlanmayı destekleyebilecek uygun anti-enflamatuar özelliklere sahip olduğunu öne sürüyor. Daha fazla NR çalışması, NAD+ eksikliği olan popülasyonları hedefleyerek takviyenin sağlayabileceği faydaları daha iyi anlamamızı sağlayacak.
Fisetin
Bu kimyasal bileşik, parlak renkli çileklerde, hurmalarda, soğanlarda ve elmada doğal olarak bulunur ve yaşlandıkça biriken eski, toksik hücreleri temizlemeye yardımcı olabilecek mükemmel bir iltihap savaşçısıdır.
Yaşlanma araştırmacısı Paul Robbins, iki haftada bir fisetin aldığını ve bunu takiben her zaman daha iyi hissettiğini söylüyor. Diğer yaşlanma araştırmacıları, fisetinin artrit ve Alzheimer gibi çeşitli koşulları iyileştirme potansiyeli konusunda heyecan duyuyorlar. Ancak birçok uzman, evde fisetin kullanmanın faydaları ve riskleri hakkında daha fazla bilgi edinilene kadar birkaç yıl beklenmesi konusunda insanları uyarıyor.
Magnezyum
Magnezyum, vücut için harika bir mineraldir — sağlıklı kasları, kemikleri, sinirleri, kan basıncını ve hücresel sağlığı korumak için mükemmeldir.
Uzun yaşam doktoru Peter Attia, sağlıklı yaşlanmayı teşvik etmek için her gün farklı çeşitlerde magnezyum alıyor. Ancak, ıspanak, muz, avokado, kuruyemiş ve fasulye gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerle dolu sağlıklı bir bitki bazlı diyet yiyerek de çok miktarda magnezyum alabilirsiniz.
Uzmanlar, takviyelere başlamadan önce diyetinizi ve egzersiz rutininizi iyileştirmenizi öneriyor.
Yaşlanma uzmanlarının hepsi tarafından kabul edilen tek bir takviye protokolü yoktur. Ek olarak, ceviz, baklagiller, meyveler ve sebzelerle zengin, sağlıklı, bitki ağırlıklı bir diyetin yaşlanan vücutlara çok iyi hizmet edeceği konusunda evrensel bir görüş birliği var.
ABD'de, yetişkinlerin yarısından fazlası hala bazı takviyeler kullanıyor. Maier, bunun büyük ölçüde anksiyeteyi hafifletmeye yardımcı olmak için olduğuna inanıyor. Bir gıda takviyesi alarak, anti-aging için FDA tarafından onaylanmış bir ilaç olmayan ve kanser ve kalp hastalığı gibi en yaygın yaşa bağlı hastalıkları ve erken ölüm nedenlerini önleyerek kontrol altına aldığımızı hissedebiliriz.
Bununla birlikte Maier, sağlıklı vegan diyetinin ihtiyacı olan her şeyi sağladığını belirterek herhangi bir takviye kullanmadığını söylüyor. Barzilai ise, sadece folik asit ve vitamin B içeren bir homosistein takviyesi alıyor. Bunun, kendisinde bulunan özel bir genetik dengesizlik nedeniyle olduğunu belirtiyor.
Barzilai, "Bu, 'Birisi önerdiği için herhangi bir vitamini alalım' demekten farklı," diyor.
Özetle, size en uygun takviyeyi vücudunuzun ihtiyacını belirleyerek bulabilirsiniz. Yapılan araştırmalar en iyi takviyeleri bildirse de sizin için en iyisini yalnızca vücudunuzun eksikleri belirleyebilir.
